17 Temmuz 2012 Salı

Failed.

Şuan burada olmak zorunda olmasaydım ne yapardım?
Son yüz sayfasına nihayet gelebildiğim ve ancak heyecan duyup tatmin olmaya başladığım İnci gibi Dişler kitabını bitirirdim. Sorun kitapta değil, çevirisinde ve bir nebze de benim maymun iştahlılığımda. Çevirisi cidden google translate tadında. Ama bu da sanırım yazarın espri anlayışının tavan yapmış olmasından kaynaklanıyor. Neyse, kitap güzel, son tahlilde anlamlı bir yere varmaya çalışıyor.
Savages (Vahşiler) filmini izlemeye giderdim. Benicio Del Toro, Uma Thurman ve Blake Lively.. Karizma namına ne varsa toplamış Stone. Zaten Oliver Stone'a Natural Born Killers'dan beri aşığım. Büyülü Fener'de büyülenip evime gelirdim.
Sonra da buzzz gibi bir bira yada icetea şeftali yada gazozla Sherlock izlemeye kaldığım yerden devam ederdim. O kadar ara verdim ki son izlediğim bölümün bırak sonunu komple konusunu bile hatırlamıyorum. Ayrıca True Blood'ın son 2 bölümünü de izleyemedim henüz. Ama zaten iyice baymaya başladı. Sookie mübarek o ayrık dişleri ve kedi miyavlaması gibi ses tonuyla sevişmedik adam bırakmadı dizide. Dizi iyice saçmalamaya başladı. Seksten soğuycam bunlar yüzünden:S
Sonra da işte bu sabah astığım çamaşırları toplardım, toz alırdım falan:/ (aslında belki de sadece ev işi yapardım, bi de yemek, bir de ütü gün de biterdi zaten:((( )

4 Temmuz 2012 Çarşamba

İki Adam, Bir Kadın ve Yaz

Yıl: 2012
Şuan elimde damakta uzun uzun süzülen, irish cream aromasını aldığım nefese bile işleyen ve hiç mi hiç bitmeyen bir kahve olsa. Deniz olsa karşıda ben de balkonda olsam. Müzik çalsa arkada bir yerde. Elimde bir kitap. Kağıt, kalem her daim bana yakın bir köşede olsa. Sonra O, elinde yiyecek içeceklerle gelse. Bir miktar sevgimizi göstersek. Hayatımızda ilk kez yalnız olmamayı tecrübe etsek.

Yıl: 1992
Burası çok güzel kokuyor. Antalya'dayız. Kaldığımız evin balkonu var. Hep balkona çıkmak ve hiç içeri girmemek istiyorum. Yasemin kokuyormuş. Ama o kadar güzel ki. Güneş kreminden bile güzel kokuyor. Denize girmekten sonra en sevdiğim şey, babamla tavla oynamak. Yeni öğrendim tavla oynamayı. Ama tavla 2 çeşitmiş. Ben kızların oynadığı tavlayı oynayabiliyorum. O kadar eğlenceli ki, babam sıkılır diye çok korkuyorum.