8 Mart 2010 Pazartesi

Queen of Convenience*


sen olsaydın yine buralara düşmezdim. oturur sana anlatırdım. halbuki daha önce bundan daha uzun süreler ayrı kaldığımız da olmuştu. ama ulaşabileceğim yerdeydin, sesini duyabileceğim, soruma cevap alabileceğim, atlayıp gelebileceğim yerdeydin. bu akşam salonun ışığı söndü yine birdenbire. oda kararınca dedim, mum yakıp şarap mı içsem?! şarap içemediğimi unutmuşum, bir yudum almamla gözlerimin yaşarması bir oldu inanır mısın. sen çok güzel içerdin. sarhoş olamamak senin, sarhoş olmamak için direnememek de benim bünyemizle kavgamızdı. birbirimizle kavgalarımız ne kadar asildi. yetişkin olurdum birden karşında. olgunlaşır, dalımdan ellerine düşerdim. evin her yerinde notların var. dokunmak, dokunmak, dokunmak... çarşafları değiştirmiyorum. inat ettim sen kokan böceklerim olsun.
sonra telefonumla aram düzeldi sayende. ararsın da duymam diye mütemadiyen sesi açık. dersteyken, senle tek bağ kurabileceğim o yüce şeyi titreşime en duyarlı yerimde taşıyorum. bahçıvanımın göğüs üzerindeki cebinde. ama arada eski halime dönmüyorum değil, mesela dün geceki eşşekliğim gibi. çağrılarını cevapsız bırakmam gibi.
sen olsaydın yine buralara düşmezdim değil, düşerdim. yazardım sen de takip ederdin. "olmuş." derdin. kendi müsvettelerini dizerdin önüme. anlayabilmek için harcadığım kalorilere el sallardım, sen de açıklamalarını sunardın. ben de hep büyülenir, hep büyülenir, ama yine de hakkını veremezdim. burdan kalp kırıklığıyla ayrılmaman için kendimi 3 parçaya ayırdım. ama üzgünüm, diğer ikisi kadar "hain" olamadım, çünkü ben yanındaydım ama onlar "yoktu". yokluğun taklidi nasıl yapılır bilemedim.
sen olsaydın bana yine mektup yazmazdın. ama yoksun, artık yazabilirsin. Yaz Kızım: Seni Seviyorum.

*Dinle_Kings of Convenience/Know How
bana bu sesi hatırlatan GrainofMe'ye teşekkürler.

6 yorum:

hiç kimse hakkında her bi şey dedi ki...

hey! benim tüllerimden ve kitaplığımdan... koçtaşa geliyorum, evimi çok seviyorum:P

C3Moi dedi ki...

ödüle az kaldı

http://kontorland.blogspot.com/2010/03/2k10torland-blog-odulleri.html

madamkiaylak dedi ki...

knowhow severgillerdeniz/ ama ben üçüncü tekil şahıs söz konusu olunca yetişkin olamayancinslerdenim. bir yerde bir şeyler kopuyor belli ki üçüncü şahıs sözkonusu olunca duygu, düşünce, eylem hepsi en ilkel en toy edimkerini ediniyor..

Duysev dedi ki...

ben bu anlattıklarına kısaca "içimdeki hayvanla savaş" diyorum. ama içimdeki hayvanı yitirirsem alıcağım doyumun ne kadar kalitesizleşeceğini de biliyorum==> Araf. hayat hep böyle.

grainofme dedi ki...

gerçekten onur durdum : )

Duysev dedi ki...

ben de http://softthings.tumblr.com/ 'le tanıştığım için onur duydum:)